REFLEKTİF Sosyal Bilimler Dergisi https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif <p><strong>REFLEKTİF Sosyal Bilimler Dergisi </strong>(e-ISSN: 2718-0344, ISSN: 2717-9842), 2020 yılında yayın hayatına girmiş hakemli bir dergidir ve yılda üç kez Ekim, Şubat ve Haziran aylarında yayımlanır.</p> <p class="gmail-m7333895940870427565gmail-m-5009612615887139263xmsonormal">Dergimiz küresel olarak akademik alanın daraldığı, sosyal bilimlerin “ikincil” olarak görüldüğü, “gerçek” ötesi tartışmalarının ve bilim karşıtlığının yaygınlaştığı bu dönemde; eleştirel bir bakış açısına sahip çalışmalara yer verecek, kendini daimi olarak “öğrenci” gören tüm araştırmacıların, akademisyenlerin çalışmalarını özgürce kamuoyuyla paylaşacağı bir ortam oluşturmayı hedefliyor.</p> <p class="gmail-m7333895940870427565gmail-m-5009612615887139263xmsonormal">Aslında bilim insanlarının kendisiyle yüzleşmesinin, araştırma sorununun oluşturulmasında ve araştırmalarının yürütülmesindeki sorunlarının ve çözüm tercihlerinin kendisini nasıl dönüştürdüğünü serbestçe paylaşabilmesinin de öğrencilerimize bırakacağımız en önemli miraslardan biri olacağını düşünüyoruz.</p> <p class="gmail-m7333895940870427565gmail-m-5009612615887139263xmsonormal">Reflektif Sosyal Bilimler Dergisi, açık erişim politikasını destekler, dolayısıyla yayınlanan yazıların yazarlar ve okuyucular tarafından paylaşılmasını teşvik eder.</p> tr-TR <p>REFLEKTİF Sosyal Bilimler Dergisi'ne yayımlanması için değerlendirilmek üzere gönderilen makaleler, daha önce herhangi bir ortamda yayınlanmamış veya herhangi bir yayın ortamına yayınlanmak üzere gönderilmemiş olmalıdır.</p> <p>Makalelerin yayıma kabul edilmesi durumunda ticari amaç da dahil olmak üzere ve aynı lisansı kullanılmak şartıyla, çalışmanın başka çalışmalarla birleştirilmesi, çalışmanın üzerine yeni bir çalışma yapılması ya da farklı düzenlemeler yapılmasına izin verilir.</p> <p>REFLEKTİF Sosyal Bilimler Dergisi'nde yayınlanan çalışmaların telif hakları yazarına aittir. Yazarlar çalışmalarını çoğaltmak ve yaymakta özgürdür.</p> reflektif@bilgi.edu.tr (Emre Erdoğan) cem.tuzun@bilgi.edu.tr (Cem Tüzün) Tue, 14 Oct 2025 13:11:08 +0300 OJS 3.3.0.5 http://blogs.law.harvard.edu/tech/rss 60 Yerel Dinamikler Bağlamında Ebeveynlerin Çocuklarıyla İletişimlerinde Depremin Etkisi https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/524 <p>Bu araştırmada, depremin yerel dinamikler bağlamında ebeveynlere ve okul öncesi dönemdeki çocuklarıyla iletişimlerine etkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırma, ilişkisel tarama modeline dayalı desenle yürütülmüştür. Çalışma grubu, Türkiye'nin depremden etkilenen yerel bölgelerinden Kahramanmaraş, Hatay, Osmaniye, Adıyaman, Gaziantep, Kilis, Adana ve Malatya’da yaşayan, okul öncesi eğitim kurumlarında öğrenim gören 3-7 yaş arası çocukların ebeveynlerinden oluşmaktadır. Veriler, Anne-Baba-Çocuk İletişimi Değerlendirme Aracı ve Olay Etkisi Ölçeği-R kullanılarak toplanmıştır. Araştırma bulgularına göre; annelerin depremden daha fazla etkilendikleri, çocukların depremleri somut olaylar üzerinden algılayıp neden-sonuç ilişkisini kavrayamadıkları, deprem korkusunun çocuklarda kaygı ve güvensizlik hissini artırdığı, aile bireylerinden birinin depremde hayatını kaybetmesinin çocukta deprem korkusunu artırdığı saptanmıştır. Ayrıca, ilköğretim mezunu annelerin çocuklarıyla deprem hakkında daha az konuştuğu, çocuğun cinsiyetine göre deprem korkusunun değişmediği görülmüştür. Bu sonuçlar, depremin etkilerinin yaşanan yerin sosyo-kültürel yapısı, eğitim düzeyi ve yaşantı biçimleriyle de şekillendiğini göstermektedir. Yerellik bağlamında değerlendirildiğinde, afet sonrası iletişim biçimlerinin ve çocukların duygusal tepkilerinin yaşanılan coğrafyanın özgün koşullarıyla ilişkili olduğu belirlenmiştir.</p> Hatice Yalçın, Macit Burak Yılmaz Telif Hakkı (c) 2025 Hatice Yalçın, Macit Burak Yılmaz https://creativecommons.org/licenses/by-sa/4.0 https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/524 Tue, 14 Oct 2025 00:00:00 +0300 Türkiye’de Mevsimlik Tarım Göçüne Katılan 0-6 Yaş Çocukların Durumu https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/542 <p>Bu çalışma, Türkiye’de ailelerine eşlik ederek mevsimlik tarım göçüne katılan 0–6 yaş arası çocukların deneyimlerini ve kırılganlıklarını incelemektedir. Karadeniz’in fındık üreten bölgelerinde yürütülen nitel bir vaka çalışmasına dayanan araştırma, hareketli ve güvencesiz yaşam koşullarında yaşayan küçük çocukların karşılaştığı gelişimsel, eğitsel ve sosyal zorluklara odaklanmaktadır. Veriler, göçmen annelerle yapılan görüşmeler, saha gözlemleri ve tarım aracıları ile yerel paydaşlarla yapılan görüşmeler yoluyla toplanmıştır. Bulgular, göçmen tarım bağlamında yaşayan çocukların, sınırlı veya hiç olmayan erken çocukluk eğitimi, kesintiye uğrayan bakım rutinleri, güvensiz çevreler ve düzensiz sağlık hizmetleri gibi örtüşen yoksunluklarla karşı karşıya kaldığını göstermektedir. Anneler, uzun çalışma saatleriyle birlikte çocuk bakımı yapmaya çalışırken yüksek düzeyde stres yaşadıklarını bildirmiştir. Çalışma, kamu politikaları ve yerel hizmetlerin bu çocukların ihtiyaçlarını büyük ölçüde görmezden geldiğini vurgulamaktadır. Ayrıca, tarımsal işgücü bağlamında küçük çocukların haklarını ve gelişimsel ihtiyaçlarını gözeten bağlama duyarlı ve yaşa uygun destek sistemlerinin önemini ortaya koymaktadır.</p> <p><em>&nbsp;</em></p> Tuğba Kontaş Azaklı Telif Hakkı (c) 2025 Tuğba Kontaş Azaklı https://creativecommons.org/licenses/by-sa/4.0 https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/542 Tue, 14 Oct 2025 00:00:00 +0300 Üniversite Öğrencilerinin Bireysel Afete Direnç Düzeyleri ve İlişkili Faktörler https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/498 <p>Çalışma bir üniversitede okuyan öğrencilerin bireysel afete direnç düzeylerinin ve ilişkili faktörlerin belirlenmesi amacıyla gerçekleştirildi. Kesitsel türde olan çalışmaya bir Üniversitede okuyan 400 öğrenci dahil edildi. Verilerin toplanmasında kullanılan anket formunun içeriğinde öğrencilerin bazı tanımlayıcı özelliklerini sorgulayan sorular ve Bireysel Afete Direnç Ölçeği (BADÖ) yer aldı. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistiklerin yanı sıra lineer regresyon analizi kullanıldı. Sonuç olarak bu çalışma, üniversite öğrencilerinin bireysel afete direnç düzeylerinin ortalamanın üzerinde olduğunu gösterdi. Ayrıca düzenli fiziksel aktivite yapanların, afete hazırlık planı hakkında bilgi sahibi olanların ve yaşanılan yerde deprem sonrası buluşma yeri belirleyenlerin bireysel afete dirençlilikleri daha yüksek; tanı konulmuş fiziksel hastalığı olanların bireysel afete dirençlilikleri daha düşüktü. Üniversite öğrencilerinin eğitim müfredatlarına afet eğitimi ile ilgili dersler konulması öğrencilerin bireysel afete dirençliliklerinin artırılmasına katkı sağlayabilir.</p> Göksel Öztürk, Başak Karayılanoğlu, Dilan Dilay Aygün Telif Hakkı (c) 2025 Göksel Öztürk, Başak Karayılanoğlu, Dilan Dilay Aygün https://creativecommons.org/licenses/by-sa/4.0 https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/498 Tue, 14 Oct 2025 00:00:00 +0300 Yoldaş Türlerin Kent Hakkı: Türkiye’de Sokak Hayvanlarına Yönelik Biyopolitik Müdahale https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/531 <p>Bu çalışma, Türkiye’de sokak köpeklerine yönelik söylem ve politikaların tarihsel dönüşümünü “kent hakkı” çerçevesinde ele alarak analiz etmektedir. Özellikle son yıllarda köpeklerin güvenlik riski olarak sunulması ve kent dışına itilmesi, onların birer “güvenlikleştirme nesnesi” haline getirilmesini gündeme getirmiştir. Araştırma, insan dışı türlerin de kent hakkına sahip olabileceği fikrini savunarak Haraway’in “yoldaş türler”, Lefebvre’in “kent hakkı” ve Foucault’nun “biyopolitika” kavramları etrafında kuramsal bir çerçeve sunar. Medyada ve kamu yönetiminde sıkça rastlanan “köpeğin kentte ne işi var?” sorusuna karşı, bu varlıkların etik, politik ve mekânsal boyutlarıyla kent yaşamının asli bileşenleri olduğu savunulmaktadır. Böylece çalışma, kent hakkı tartışmalarını türler ötesine taşıyarak hem kent hem de insan-hayvan ilişkilerini yeniden düşünmeye çağırmaktadır.</p> Onur Özkan, Gökberk Uray Telif Hakkı (c) 2025 Onur Özkan, Gökberk Uray https://creativecommons.org/licenses/by-sa/4.0 https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/531 Tue, 14 Oct 2025 00:00:00 +0300 Üniversite Öğrencilerinin Yapay Zekâ Okuryazarlığı Yetkinliklerinin Gelişiminde Proje Temelli Yaklaşım https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/555 <p>Bu araştırma, Kırıkkale Üniversitesi'nde yürütülen Üniversite Öğrenci Toplulukları İş Birliği ve Destek Programı (ÜNİDES) projesi kapsamında uygulanan proje temelli yapay zekâ okuryazarlığı eğitimlerinin etkililiğini değerlendirmektedir. Çalışmanın amacı, üniversite öğrencilerinin yapay zekâ teknolojilerine ilişkin bilgi, beceri ve tutumlarındaki değişimi ölçmek ve mesleki gelişimlerine katkısını incelemektir. Nicel araştırma yaklaşımına dayalı tarama modeli kullanılmış olup, çalışma grubu 2024-2025 eğitim-öğretim yılında ÜNİDES proje programına katılım sağlayan 514 ön lisans, lisans ve yüksek lisans öğrencisinden oluşmaktadır. Veri toplama aracı olarak araştırmacılar tarafından geliştirilen Yapay Zekâ Okuryazarlığı Etkinlikleri Değerlendirme Anketi kullanılmıştır. Bulgular, proje temelli yaklaşımın öğrencilerin yapay zekâ bilgi düzeylerini, uygulama yetkinliklerini ve mesleki gelişimlerini olumlu yönde etkilediğini göstermektedir. Yapay zekâ sistemlerinin çalışma prensipleri ve uygulama alanlarında yüksek etki gözlenirken, etik ve güvenlik konularında ek eğitime ihtiyaç olduğu saptanmıştır. Araştırma, Türkiye'de yükseköğretimde yapay zekâ okuryazarlığının geliştirilmesine yönelik sistematik bir programın etkilerini nicel verilerle ortaya koymaktadır.</p> Ali Kavak, Kağan Erdem Telif Hakkı (c) 2025 Ali Kavak, Kağan Erdem https://creativecommons.org/licenses/by-sa/4.0 https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/555 Tue, 14 Oct 2025 00:00:00 +0300 Yapay Zeka Destekli Sohbet Botlarının Çevrimiçi Alışveriş Deneyimi ve Yeniden Satın Alma Niyeti Üzerindeki Etkisinde Müşteri Memnuniyetinin Aracılık Rolü https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/545 <p>Bu çalışma, yapay zeka&nbsp; destekli sohbet robotlarının çevrimiçi alışveriş deneyimi, müşteri memnuniyeti, yeniden satın alma niyeti üzerindeki etkisini ve müşteri memnuniyetinin bu süreçteki aracılık rolünü incelemektedir. Çevrimiçi alışveriş yapanlardan toplanan veriler, yapay zeka destekli sohbet robotları ile yapılan etkileşimlerin müşteri memnuniyeti üzerindeki etkilerini ve müşteri memnuniyetinin yeniden satın alma niyeti üzerindeki aracılık rolünü araştırmak amacıyla analiz edilmiştir. Çalışmanın örneklemi, çevrimiçi alışveriş yaparken yapay zeka destekli sohbet robotlarını kullanan Türkiye'deki tüketicilerden oluşmaktadır. Hipotezler, Smart PLS 3&nbsp; istatistiksel yazılımı ile test edilmiştir. Analiz sonuçları, sohbet robotlarının çevrimiçi alışveriş deneyimini olumlu yönde etkilediğini ortaya koymuştur. Ayrıca, çevrimiçi alışveriş deneyimi hem yeniden satın alma niyetini hem de müşteri memnuniyetini olumlu bir şekilde etkilemektedir. Çevrimiçi müşteri memnuniyetinin, çevrimiçi yeniden satın alma niyetini olumlu yönde etkilediği de bulunmuştur. Dahası, çevrimiçi müşteri memnuniyetinin, çevrimiçi alışveriş deneyimi ile çevrimiçi yeniden satın alma niyeti arasındaki olumlu ilişkiyi aracılık ettiği tespit edilmiştir. Benzer şekilde, çevrimiçi alışveriş deneyimi, sohbet robotları ile çevrimiçi yeniden satın alma niyeti ve müşteri memnuniyeti arasındaki olumlu ilişkiyi aracılık eden bir faktör olarak belirlenmiştir.</p> Mert Aktaş, Yakup Durmaz Telif Hakkı (c) 2025 Mert Aktaş, Yakup Durmaz https://creativecommons.org/licenses/by-sa/4.0 https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/545 Tue, 14 Oct 2025 00:00:00 +0300 Mağlubiyet, Mağduriyet ve Güç Gösterileri Arasında AKP'nin Ayasofya Kararı https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/515 <p>2019 yılında Ayasofya’nın yeniden camiye çevrilmesi kararının AKP rejiminin iktidar konumu ve stratejisi açısından anlamı, önemi ve işlevini tartışan bu çalışma iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, erken cumhuriyet döneminin ulus devletin Batılılaştırılması hedefi, sekülerlik anlayışı, azınlıklara ilişkin mülahazaları ve “makbul vatandaşlık” kavrayışı çerçevesinde Ayasofya’nın müzeleştirilme kararı ve bu karara yönelik özellikle milliyetçi-mukaddesatçı kesimlerden gelen itirazlar ele alınarak bir arka plan kurulacaktır. İkinci bölümde ise, AKP’nin Ayasofya’yı yeniden camiye çevirme kararı tepkisel, sembolik ve duygusal bir yeni ulusal kimlik inşa süreci olarak ele alınırken, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçişle birlikte daha da belirginleşen siyasal otoriteryanizm ile ilişkili güç ve meşruiyet kayıpları bunu besleyen bağlam olarak değerlendirilecektir. Böylece, ayakta kalmaya ve tutunmaya çalışan bir rejimin ulus-devletin kimlik eksenini dönüştürme kurgusu ile kendi hegemonya projesinin siyasal ayağı bağlantılandırılacaktır.</p> <p> </p> Reyhan Ünal Telif Hakkı (c) 2025 Reyhan Ünal https://creativecommons.org/licenses/by-sa/4.0 https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/515 Tue, 14 Oct 2025 00:00:00 +0300 28 Şubat Post-Modern Darbenin Türk Siyasal Hayatına Etkileri https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/547 <p>Türkiye siyasi tarihi boyunca demokrasi çeşitli aralılarla ve gerekçelerle uygulama alanı bulamamıştır. Özellikle darbe dönemleri demokrasi ve insan hakları açısından sürecin sorunlu yaşandığı dönemler olarak karşımıza çıkmaktadır. Darbeler bir taraftan siyasi aktörler üzerinde baskı kurarken, diğer taraftan toplumun birçok alanda çıkmazlar yaşamasına sebep olmuştur. Bu çalışmanın amacı siyasal yaşamda Post-modern darbe olarak nitelendirilen, 28 Şubat 1997 tarihli MGK kararları neticesinde hükümetin istifaya zorlandığı süreci irdelemek, bu süreçte etkin aktörlerin Ordu ve Medya gibi sürece etkisini araştırmak ve sürecin sonucunun toplum yaşamına etkilerinin sınırlarını incelemektir. 28 Şubat toplumun bir alana mobilize edilmesi, medya aracılığıyla bir kesimin hedef gösterilmesi ve nihayet ordunun vermiş olduğu direktif ile sivil siyasetin rafa kaldırılarak otoriter bir dönemin yaşanmasının adı olmuştur.</p> Eray Göç Telif Hakkı (c) 2025 Eray Göç https://creativecommons.org/licenses/by-sa/4.0 https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/547 Tue, 14 Oct 2025 00:00:00 +0300 Ontoloji ve Etik-Politik Çerçevede Arkeololji Felsefesi Üzerine Bir Değerlendirme https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/537 <p>Bu makale, arkeoloji felsefesini ontolojik ve etik-politik açılardan disiplinlerarası bir bağlamda incelemektedir. Arkeolojinin yalnızca geçmişe dair maddi veriler toplayan bir bilim dalı değil, aynı zamanda varlık, bilgi, değer ve eylem eksenlerinde kuramsal olarak temellendirilmiş bir düşünsel faaliyet olduğu vurgulanmaktadır. Ontoloji başlığı altında, arkeolojik nesnelerin ve ilişkilerin doğasına dair sorular ele alınmakta; simetrik arkeoloji, asamblaj arkeoloji ve ilişkisel arkeoloji gibi temel yaklaşımlar incelenmektedir. Bu yaklaşımların insan-merkezli olmayan ontolojilerle ilişkisi ve insan dışı aktörlerin arkeolojik anlatıdaki rolü analiz edilmektedir. Etik-politik başlıkta ise, arkeolojik bilginin kim tarafından, ne şekilde ve hangi değerler çerçevesinde üretildiği sorgulanmakta; Marksist, feminist ve sömürge karşıtı arkeolojiler çerçevesinde politik araçsallaştırma, kültürel temsil ve toplumsal adalet temaları tartışılmaktadır. Makalede, ontolojik ve etik-politik boyutların yalnızca kuramsal değil, aynı zamanda arkeolojik pratiğin yönünü belirleyen kurucu unsurlar olduğunu savunulmaktadır. Sonuç olarak, arkeoloji felsefesi, geçmişle kurulan ilişkinin doğasını ve bu ilişkinin bugünkü dünyada nasıl işlediğini kavramak için kritik bir düşünsel alan olduğu iddiası ortaya konmaktadır.</p> Dinçer Çevik Telif Hakkı (c) 2025 Dinçer Çevik https://creativecommons.org/licenses/by-sa/4.0 https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/537 Tue, 14 Oct 2025 00:00:00 +0300 Hapishanenin Doğuşu, Bedenin İşlevsel Üreyişi: Eleştirel Yönetim Alanından Bir Okuma https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/513 <p>Bu çalışma, disiplinsel tekniklerin farklı tarihsel ve toplumsal bağlamlarda nasıl işlediğini incelemeyi amaçlamaktadır. Bu bağlamda, eleştirel yönetim anlayışının, disiplin mekanizmalarının görünür ve görünmez işleyişine dair yeni tartışmalar açacağı, üreteceği sorular ve sunacağı araçlarla Türkiye akademisinde eleştirel bir gelenek oluşturma çabasına katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Disiplinci iktidarın sadece baskıcı bir mekanizma olarak değil aynı zamanda bireylerin rızasını da üreterek var olduğunu iddia eden bu araştırmada Türkiye’de mahpus-işçi olarak çalışmış bireylerle yapılan görüşmeler aracılığıyla hapishanelerde uygulanan disiplin pratiklerinin niteliği ve etkileri analiz edilmiştir. Katılımcıların amaçlı örneklem yoluyla seçildiği görüşmeler eleştirel söylem analizi yöntemiyle incelenmiştir. Hapishanelerde uygulanan gözetim, ödül-ceza mekanizmaları ve disiplin tekniklerinin iş yerlerinde ve modern yönetim sistemlerinde nasıl benzer biçimlerde işlediğini ortaya koyan bulgular, hapishanelerde mahkûmların yalnızca cezalandırılmadığını, aynı zamanda ekonomik birer özne olarak şekillendirildiğini göstermektedir. Bu doğrultuda, mahpus-işçilerin emeği üzerinden disiplinsel tekniklerin nasıl işlediği ve toplumsal kontrol mekanizmaları ile nasıl bağlantılı olduğu tartışılmıştır. Kimlikleri doğal, verili ve evrensel kabul etmek yerine kurumlar tarafından belli iktidar mekanizmaları içerisinde özneleştirme pratikleri ile kurulan öznel deneyimler olduğunu hapishane-beden ilişkisi üzerinden göstermeye çalışan bu çalışma, eleştirel yönetim alanına yeni öznelliklerin geliştirilmesinin mümkün olduğu çağrısını yapma niyetindedir.</p> Aytül Ayşe Cengiz, Arzu İnan Özlütaş, Remziye Kolcu Telif Hakkı (c) 2025 Aytül Ayşe Cengiz, Arzu İnan Özlütaş, Remziye Kolcu https://creativecommons.org/licenses/by-sa/4.0 https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/513 Tue, 14 Oct 2025 00:00:00 +0300 Rusya’nın Ukrayna’ya Saldırısı Sonrası Arktik Konseyi’nin Durumu: Neoliberal Kurumsalcılık çalışıyor mu? https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/488 <p>Günümüzde Arktik Konseyi, Kuzey Kutbu ile ilgili konularda birincil forum olarak kabul edilmektedir. Konsey, Arktik ülkelerine ve yerli gruplara iklim değişikliği ve çevrenin korunmasından sürdürülebilir kalkınma ve bilimsel araştırmaya kadar geniş bir yelpazedeki konuları ele alabilecekleri bir platform sağlamaktadır. Arktik Konseyi’nin kuruluşu, uluslararası örgütlerin devletler arasındaki iş birliğini kolaylaştırabileceği fikrine dayanmaktadır. Bu fikrin teorik temelini ise Neoliberal Kurumsalcılık oluşturmaktadır. Konseyin bütün bu iyimserliğine rağmen, Rusya'nın 24 Şubat 2022’de Ukrayna'ya saldırısından sonra başlayan Rusya- Ukrayna Savaşı’ndan en derinden etkilenen kurumlar arasında Arktik Konseyi de bulunmaktadır. Ukrayna'daki savaş sebebiyle yedi Arktik devletinin tamamının Rusya'ya karşı benzeri görülmemiş yaptırımlar uygulaması ve Rusya dönem başkanlığındaki Arktik Konseyi'ni boykot etmesi Arktik Konseyi’nin tarihindeki en büyük meydan okumadır. Rusya ile Arktik iş birliğinin kayda değer değişikliklere uğrayacağı ve Norveç'in başkanlığından sonra Arktik Konsey'in hayatta kalmasının belirsizliğini koruduğu açıktır.</p> Sıla Turaç Baykara Telif Hakkı (c) 2025 Sıla Turaç Baykara https://creativecommons.org/licenses/by-sa/4.0 https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/488 Tue, 14 Oct 2025 00:00:00 +0300 Jan Werner-Müller (2021). Popülizm Nedir? https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/584 <p>Literatürde; elit karşıtlığı, homojen halk ve milli irade gibi unsurlar sıklıkla popülizme atfedilmektedir. Bu unsurlar popülizme içkin olmasına karşın kavramın günümüzdeki farklı sosyo-kültürel ve sosyo-ekonomik bağlamlardaki görünümlerini kapsayan bir tanım geliştirilememiştir. Jan-Werner Müller (2021) tarafından kaleme alınan “Popülizm Nedir?” başlıklı eser popülizmi anlama ve tanımlama çabalarına disiplinlerarası bir perspektifle yaklaşarak alternatif bir kavramsal çerçeve sunmaktadır. Müller, popülizmin pratik ve teorik açıdan incelenmesi gerektiğine dikkat çekerek popülizm literatüründe öne çıkan tartışmalara net yanıtlar aramaktadır. Kitapta popülistlerin kim olduğu, hangi söylemlere başvurdukları, iktidar süreçlerinin nasıl geçtiği ve popülizmin mücadele edilmesi gereken bir olgu olup olmadığı gibi konulara odaklanılmaktadır. Müller, popülizmi; müphem bir olgu olarak değerlendiren yaklaşımları eleştirmekte ve popülizmin pratik ve teorik analizler ile bütüncül bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini savunmaktadır. Müller, kitabın son bölümünde ileri sürdüğü “yedi tez” ile popülizme atfedilen özelliklere yeni bir alternatif ileri sürmektedir. 2016’da Was ist Populismus? özgün adıyla yayımlanan kitap, Türkçe literatüre 2017’de İletişim Yayınları tarafından kazandırılmıştır. Müller’in popülizm araştırmalarına konu olan makalelerinden yararlandığı kitap bu yönüyle “derleme” niteliği taşımaktadır. “Giriş: Herkes Popülist Midir?”, “Popülistler Ne Yapar ya da İktidardaki Popülistler?”, “Popülistler ile Nasıl Başa Çıkılır?”, “Sonuç: Popülizm Üzerine Yedi Tez” başlıklı bölümlerden oluşan kitap, 125 sayfadan oluşmaktadır.</p> Mesut Can Akçay Telif Hakkı (c) 2025 Mesut Can Akçay https://creativecommons.org/licenses/by-sa/4.0 https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/584 Tue, 14 Oct 2025 00:00:00 +0300 Yapay Zekâ Nedeniyle Sanatta Oluşan Yaratıcı Yabancılaşma https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/632 <p style="font-weight: 400;">Yapay zekâ, eğitim, sağlık, sanat, ekonomi, ilaç endüstrisi ve savunma dâhil olmak üzere birçok farklı sektörde faaliyetleri hızla dönüştürmektedir. Özellikle üretken yapay zekâ, metin üretimi, grafik ve video oluşturma ile çok dilli çeviri gibi içerik odaklı alanları yeniden şekillendirmeye başlamıştır. Sanatsal alanlardaki artan rolü ise özellikle dikkat çekicidir. Ancak yapay zekâ yaratıcı süreçlere daha fazla entegre oldukça, çeşitli sorunlar da ortaya çıkmaktadır. Bu sorunlar arasında veri gizliliği, önyargılı ya da hatalı içerik üretimi, uydurma çıktılar (halüsinasyonlar) ve istihdamda yaşanan sarsıntılar yer almaktadır. Aynı zamanda bu sorunların çözümüne yönelik çalışmalar da sürmektedir. Araştırmalar, yapay zekâ araçlarının bilişsel yükü azalttığını, ancak öğrenmeye yönelik aktif katılımı da azaltabileceğini göstermiştir. Bu kopuş, yüzeysel öğrenmeye, çarpıtılmış bellek oluşumuna ve eleştirel düşünmenin zayıflamasına yol açabilir. Bu bağlamda, bu çalışma, yapay zekânın yaratıcı bir özne haline gelmesiyle birlikte sanatçı ile eseri arasındaki ilişkide ortaya çıkan yabancılaşma sorununu incelemektedir. Aynı zamanda bu yabancılaşmanın, sanatçının yaratım süreci sırasında yaşadığı bilişsel ve sinirsel katılımla olan bağlantısını da ele almaktadır.</p> Mahmut Özer, Matjaz Perc Telif Hakkı (c) 2025 Mahmut Özer, Matjaz Perc https://creativecommons.org/licenses/by-sa/4.0 https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/632 Tue, 14 Oct 2025 00:00:00 +0300 Editörden https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/642 Emre Erdoğan Telif Hakkı (c) 2025 Emre Erdoğan https://creativecommons.org/licenses/by-sa/4.0 https://dergi.bilgi.edu.tr/index.php/reflektif/article/view/642 Tue, 14 Oct 2025 00:00:00 +0300